İçeriğe geç

Akademik Bilişim 2016’nın Ardından

Başlık geçen yılkinin kopyası gibi dursa da, bu sefer içerik farklı 😀 Bu seneki Akademik Bilişim etkinliği Aydın’da, Adnan Menderes Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Ee tabi, biz de boş durur muyuz, özgür yazılıma dair ne biliyorsak geldik kurslarda anlattık. Geçen yıl oyun programlama kursu vermiştik ama bu sefer, okul arkadaşım Emir Cem Gezer ile birlikte “ROS ve Gazebo ile Robotiğe Giriş” dersi verdik. Bunun temel sebeplerinden birisi, artık web/sistem geliştiriciliğini bırakıp, robotik ve yapay zeka alanına kaymam ve arkadaşımla beraber aynı projede çalışmamız.

ab2016

Ne yalan söyleyeyim, Akademik Bilişim 2016’daki diğer kurslara bakınca bizimkine katılım biraz az olabilir diye düşünmüştüm. Her ne kadar tamamen özgür yazılım ve açık donanımlarla ilgili şeylerden bahsetmiş olsak da, sonuçta bilgi iletişimi ile doğrudan alakalı olmayan bir alan. Ama buna rağmen tüm tercih sıralarında da, belirlediğimiz kontenjanın (16 kişi) 2 katından fazla başvuru aldık. İçlerinden seçtiklerimizden 13’ü geldi ve kursu gerçekleştirdik. Kontenjan biraz az gibi duruyor olabilir fakat bu kadar sayıda kişiyle bile ilgilenmek bizi zorladı. Sonuçta herkesin konuları ve örnekleri anlaması için kendimizi zorladık.

Kursun içeriğine sadık kalacak şekilde konuları anlattık. Açıkça da söylüyorum, inanılmaz bir şekilde de zorlandık. Bunun temel sebeplerinden birisi olarak, kursa gelenlerin birçoğunun elektronik ve makina mühendisliği gibi bölümlerden olmasıydı. Alakasız gibi duruyor olabilir ama temel sistem yönetimi ve programlama konusunda zayıf olan arkadaşlar vardı. Hepsini geçtim, konsolda kullandığım metin editöründeki satır numaralarını kodun parçası zanneden bir arkadaş bile vardı 😀 Yine de uğraşa uğraşa, bıkmadan usanmadan anlattık, yaptık, bozduk ve çalıştırdık. Hatta son gün, Turtlebot ile Gazebo’da haritalama örneği yaptıktan sonra, gerçek Turtlebot ile bulunduğumuz katın haritasını çıkardık ve Ahmet Can Kepenek ile Özge Barbaros‘un Django kursu verdiği sınıfa, robotu otonom olarak götürüp bisküvi ikram ettik 😀

Haritalama işlemi için Emir kendini paraladı, biraz da GIMP ile düzenledi ve başardık. Ama o haritayı yükleyene kadar saç baş yolduk. Temel sebep dosyayı AMCL çalıştırısına yanlış isimle vermemizdi 😀 Bir de bunun üstüne, hafif diye kullandığımız Macbook’un hassas touchpad’i işin içine girince, sinirden boncuk boncuk ter döktüm halledene kadar.

asd(Kursta yaptığımız örnekler ve kullandığımız kaynakların hepsi şu Github deposunda.)

Kursun birçok öğrenci için ve özellikle de Emir ile benim için oldukça verimli geçtiğini söyleyebilirim. Bazı arkadaşlarla goygoyun dibine vurduk, üniversitelerinde eğitim-seminer ayarlamayı konuştuk (yamaç paraşütü ve Gara Guzu şartıyla 😛 ) ve hemen yan kantindeki langırtta ortamı coşturduk. Cidden eğlenceli ve verimli bir 4 gün oldu.

12647348_10153486880063845_2335221103811255730_n

Kurs dışında bahsetmek istediğim birçok şey var. Bunlardan ilki, başta çok güzel olacağını zannettiğimiz ama insanı çileden çıkartan Kuşadası mevzusu oldu. Eğitmen tayfa, büyük ihtimalle kış sezonu diye, Kuşadası’ndaki otellere yerleştirildi. Başta “Obaa, Kuşadası, süper lan, şahane olm!” falan diye düşünürken, üniversite ile Kuşadası arasının organizasyona özel servisle bile 1.5 saat sürdüğünü gördüm. Özetle dönüşüyle beraber her gün 3 saatimizi yola harcadık. Bununla ilgili bir eğitmenin bile olumlu bir şeyler söyleyeceğini zannetmiyorum.

Üçüncü günün sonunda gittiğimiz eğitmen yemeği şahaneydi. Kaldığım otelin yanında bulunan Şef Restaurant‘ta, şahane mezelerle ve salatalarla, içkileri yudumladık. Özellikle o balık ve kalamar muazzamdı. Dahası, masasına katıldığımız, hiç tanımadığımız arkadaşlarla muhabbettin dibine vurduk. Kendi çalışma alanları olan çocukların ve yetişkinlerin bilişim eğitimlerinden bahsettiler. Başlarda sus pus iken, kadehler yuvarlandıkça bizim masanın goygoyu ve kahkahası yükselmeye başladı 😀

Konferans günleri de güzeldi diyebilirim. Normal sunumları pek beğenmesem de, ki bazı kişiler beğenmemeyi geçin sövüyorlardı, çok güze eğitimler vardı. Gün boyu katıldığımız, Fatih Yarcı‘nın Docker eğitimi oldukça güzeldi. Ciddi anlamda, Docker’ın nasıl çalıştığını öğrenmiş oldum. Öyle ki hatta şu aralar, robot kontrolü için kullandığımız ROS paketlerini Docker kalıplarıyla kullanmaya çalışıyorum. İlerleyen zamanlarda bununla ilgili bir şeyler karalayacağım.

Kurs zamanında satılan kitaplara göz atarken çok harika bir şey buldum: Dennis Ritchie ve Brian Kernighan’ın yazdığı “C Programlama Dili – Ansi C” kitabının Türkçe çevirisi. Şans eseri, kitap satıcısı sadece 1 tane getirmiş ve onu da ben aldım. Şu aralar kitabı okuyup örneklerini yapıyorum, önden şunu söyleyebilirim ki: şahane bir kitap. Örnekleri oldukça güzel.

ansic

Son konferans gününün akşamında da Gala’ya katıldık. Oldukça güzel ortamda, son bir kez daha yemeğimizi yedik ve ayrıldık. Yine güzel insanlarla tanıştık ve muhabbet ettik. Ama hepsini geçtim, organizasyon firmasının hazırladığı o çekiliş baya insanı heyecanlandırdı. Az da değil hani, iki kişilik Yunan Adaları tatili verdiler 🙁

gala

Aksiliklere ve sıkıntılara rağmen çok güzel bir hafta geçirdiğimi söyleyebilirim 😀 Darısı seneye diyorum ve bitiriyorum 😉

Tarih:Genel