Aman ha diyim, .bashrc‘ye alias eklerken önceden yedek alın ve dikkatli olun, yoksa benim gibi artist artist bi’şeyler yaparken dosyayı silebilirsiniz 🙂 Neyseki sistemde o…
Now we are all sons of ...
Aman ha diyim, .bashrc‘ye alias eklerken önceden yedek alın ve dikkatli olun, yoksa benim gibi artist artist bi’şeyler yaparken dosyayı silebilirsiniz 🙂 Neyseki sistemde o…
Devam eden Ruby-Rails eğitimimdeki sancılı kısımlardan birisi Ruby ve Rails kurulumu oldu zira internetin oldukça hızlı(!) olması kurulumu çekilmez hale getirtti. Öyle böyle bir şekilde internet halloldu ve kurulumu yapabildim.
Kullandığım kaynak ciddi anlamda işleri kolaylaştırmış bir şekilde kurulum yaptırıyor. Yine de sorun çıkan kısımlar oldu ama hallettim. Kuruluma başlamak için Ubuntu altında öncelikle şu komutla gerekli paketleri kurmak gerekiyor (Önce bir güncelleyelim tabi):
Bu gıcık edici soruyu yazmadan edemezdim zira yeni öğrenilen bir şey için “Yenilir mi?” diye sormayı çok seviyorum 🙂
Linux Yaz Kampı 2013 devam ediyor. Ruby-Rails eğitiminde öğrendiğim bir başka konu olan “Semantik Versiyonlama” olayı beni çok şaşırttı zira bu konuda bazı ciddi kuralların olduğunu bilmiyordum.
Sürüm kontrol (version control) sistemlerini kullananlar için semantik versiyonlama çok önemli bir mevzu. Özelik ekleme, hata kapama (hotfix), ufak yamalar gibi işlerin mutlaka sürüm etiketine sahip olması gerekiyor. Ve bunlar için de belirli kurallar var. Tabi her proje için farklı versiyonlama sistemlerini kullanabilirsiniz, doğal olarak da kuralları da farklı olacaktır. Burada en bilinenlerinden biri olan semantik versiyonlamadan bahsetmek istedim. Aşağıdaki siteden semantik versiyonlamanın kurallarına bakabilirsiniz (İngilizce):
Linux Yaz Kampı 2013’de Ruby-Rails eğitimindeyim. Doğal olarak burada öğrendiğim, yeniden keşfettiğim, “Ahaa, böyleymiş laan!” dediğim şeyleri bloga yazacağım. Git ile başlamak istiyorum zira dün tamamen onunla uğraştık. Ve cidden de bir şeyler öğrendim 🙂
Her ne kadar Ubuntu 12.10 gayet iyi bir performansla çalışsa da (istisnalar var tabi) aslında içinde gereksiz bileşenler bulunabiliyor. Kullanımdan kullanıma değiştiği için bunlara bir göz atıp, gereksiz olanları kapatmak-silmek işe yarayabiliyor. Özellikle de dizüstü bilgisayarın Ubuntu’daki pil ömrünü arttırmak için bunları yapmak lazım.
Çoğunlukla yapacağımız şey aslında işe yaramayan, derken de sizin için kullanımı gerekmeyen anlamında, şeyleri kaldırmak. Bunun için öncelikle sisteme Ubuntu Tweak adlı yazılımı kurmak lazım, zira en basit ve işe yarar ayarlar buradan kolaylıkla yapılabiliyor. Sitesinden indireceğiniz DEB paketine direkt olarak çift tıklayın, Ubuntu Yazılım Merkezi’nden kurabilirsiniz:
GNU/Linux’da saçlarımı beyazlatan, hatta döktüren bu Optimus olayına Nvidia son noktayı koydu ve Optimus destekli 319.12 sürücüsünün Beta’sını yayınladı. Sürücü Optimus desteği, RandR 1.4 desteği ve bir takım iyileştirmeler getiriyor.
Gün geçmiyor ki GNU/Linux’da acayip bir donanım sorunu ile karşılaşmayayım.
Yo aslında bu sorunu kendi bilgisayarımda yaşamadım. Bir arkadaşımın bilgisayarına Ubuntu 12.10 yükledim geçenlerde. O da Avea’nın 3G hizmetini kullanıyordu, ZTE marka bir modemle. Benim hiç sorun yaşamadığım modem nedense o bilgisayarda naz yapıyordu. Ufak bir araştırma sonrasında neden olduğunu öğrendim sonunda.
GNU/Linux ve 3G …
Bir çok kişi bu ikilinin birbiri ile pek iyi geçinemediğini iddia eder fakat ben tam tersini düşünüyorum. Doğru araçlar kullanıldığı zaman, diğer işletim sistemlerine göre çok daha verimli bir kullanım sağlanabilir GNU/Linux’da, ki zaten 3G ile internete bağlanmak çok kolay. Asıl olay 3G modemin diğer özellikerini kullanmak istediğinizde ortaya çıkıyor. Zira GSM operatörleri GNU/Linux’a kendi modem yöneticilerini getirmemekte çok ısrarlı. Fakat bir uygulama ile operatörlerin gıcıklığı ile uğraşmaya hiç gerek kalmıyor: Modem Manager GUI…
Arch Linux … GNU/Linux aleminin saygın dağıtımlarından biri. Ve benim için yılların hezimeti. Nedendir bilmem, yoksa beddua mı yedim birinden bilemem ama, hiç bir zaman beceremedim Arch’ı kurabilmeyi. İlla bi sorun çıkıyordu, yazılımsal olsun, donanımsal olsun, illa bir şey çıkıyordu ve pes ettiriyordu bana. LFS’ye bile söz geçirebilirken, Arch’da pes etmek heralde hiç olmaması gereken şeylerden birisi.
Ve yine esti. Yine gaza geldim ve yine Virtualbox’ı açıp Arch’ı kurmaya çalıştım. Kuruluma aşina olduğum için sorun yoktu. Ama bir nokta vardı ki gözümden kaçmadı. Kurulum sırasında paketler indirilirken yansılardan çekilen çekirdeğin sürümü 3.4.4 idi. Popüler dağıtımlar (Ubuntu, SuSE, Fedora vs) sürümden sürüme zar zor çekirdek güncelleyebilirken, burada en güncel kararlı çekirdeği görmek ciddi anlamda şaşırttı beni.
Bugün Phoronix’te gezerken Linus Torvalds’ın Nvidia Optimus’la ilgili yönetilen bir soruya verdiği bomba cevabı gördüm. Aslında sadece iyi kötü bir şeyler söylemiş zannettim ama olay öyle değilmiş.